Belki dün, belki bugün,
Belki hiç, belki hiçkimse,
Belki ne bir gün ne bir saat, belki hayat,
Belki dünya belki ay, belki görülmemiş rüyalar,
Belki yaşanmamış, hiç nefes alınmamış bir toprak,
Belki köklerini salmış bir çiçek,
Belki koparılmış, belki solmuş.
Belki korkmuş bir kalp,
VUSÛL
24 Aralık 2019 Salı
19 Aralık 2019 Perşembe
Sen Kendine Bahşedilmiş Bir lütufsun
Farkındasın, içinde bulunduğun mücadelen uğraşlarının sonunda, bu uğurda harcadığın vaktin içinde saklı halde. Zemherinin son ışıkları geliyor aklına, parmaklarınla saydığın kadar bile yok avundukların. Ait olmadığın bu dünya, anladığın yanlışların yanılgısı..
16 Aralık 2019 Pazartesi
Sen Hiç Büyüme Çocuk
Kırmızıya çalan hava, çiseleyen yağmur, kar yağdı yağacak. Boğazına kadar çekili fermuarın, kafanda kapişon. Şalın sımsıkı yapışmış boynuna. Yüzündeki ıslaklık artıyor. Yolunu kaybetmiş, rotasız, yürüyorsun. Birbirinin ardı sıra yürüyen insanlar, omzunun çarptığı binlerce farklı hayat geçiyor yanından. Bir koşuşturmacanın ortasındasın. Başını kaldırdığın semâda çıkmayan sesinin yankısı, sessiz yağan damlalar damlıyor üzerine. Ve öğrenecek daha çok şeyin olduğunun sinyallerini veriyor beynin. Yavaş yavaş zamanı kaybediyorsun, saç tellerini kaybediyorsun, göz numaran büyüyor mesela, astigmat artık daha çok ağrıtıyor başını, daha çok kitap okuyorsun.
15 Aralık 2019 Pazar
SONSUZLUĞA DAİR
Sert rüzgarlarla kaplı yürüdüğüm yol, ruhen dolmuş hislerin aksayışlarının son safhasında bu gece. Bu karanlığın sonu aydınlık ama söylenmemişlerin içimde hissettirdiği izdihamın son zerresindeyim. Cesurca savaştım tüm olmazlarımla, bir bir üzerini çizdim her cümlemin. Kendime verdiğim sözleri tekrar tuttum. Yüküm ağır gelsede kollarıma, her an için bir umut yeşerttim gönlümde. Her yeni sabah, açılan yeni kapısıydı hayallerin. Baş ucumuzda bir dünya vardı ve gün geldi, ellerimle hazırlayıp sırtımda uğurladım sonsuzluğa. İnandığım tüm gerçeklerin karanlığında kayboldum. Rüyalarıma uyansam da hala anlamış değilim toprağın benden aldığını, çünkü bu dünyayı kabullenmek için geç kalmıştım. Suretini, gözlerimin kapandığı her anda bıraktım.
14 Nisan 2017 Cuma
Salkım Saçak Bir Akşam
Salkım saçak bir akşam. Saat yarımı aştı. Günlerim gecelerime
aşık, gecelerimin yarası ağır, gündüzlerime değdi geçmişim... Ne nağmeler
dinlettim kendime, çatallandı sesim, kısıldı, titredi... Konuşamasam da,
kusamasam da içimdeki kelimeleri, yazdım... Oysa ne bir eksik kaldım kendimden,
ne bir eksik vardı... Belki temiz değildi kağıdım, yırtılmış kenarlarıyla
bekliyor ve ben bakıyordum ona, yıpranmış kelamlarımla buluşturdum. Yıllanmış
sakallarımdaydı beyaz, tıpkı kararmış kağıdımın köşesine sinmişçesine parıldadı
köşesinden. Gecenin karanlığında parlayan bir yıldız tanesi gibi. Karşıdan ne
kadar da küçük görünse aslında bir devdi, içine dünyaları sığdıran, yüreğinde
dizeleri gizlemiş bir dev...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)